Madrid, İspanya’nın başkenti ve Madrid bölgesinin yönetim merkezidir. İber Yarımadası’nın orta kesiminde yer alır. İstanbul, Moskova, Paris ve Londra’dan sonra Avrupa’nın en kalabalık beşinci şehridir.
Madrid’de görülecek çok sayıda yer var. Büyüleyici saraylar ve kiliseler, geniş meydanlar, etkileyici sokaklar, büyük parklar, dünyanın en iyi müzelerinin bazıları burada. Etkinlikleri ile sürekli canlı kalan bu şehirde ayrıca tiyatrolara, flamenko showlarına, tapas barlara da gidebilirsiniz. Özellikle yürümeyi sevenler için ideal bir tatil olacaktır. Her ne kadar büyük bir şehir olsa bile otantik havası ile Madrid sizi buranın yerlisi gibi hissettirecektir.
Madrid düzenli ve çok sistemli bir şehir. Hızlı adımlarla oyalanmadan gezmek isterseniz 2 gün yeterli. Fakat şehri hem gezmek hem içinde olan biteni hissedip yaşamak isterseniz 4-5 gününüzü mutlaka ayırmalısınız. Madrid, modern, kentsel bir yaşam tarzı ile gelenek ve tarihin inanılmaz bir birleşimine sahiptir. Fakat; iyi yemek yemek, olabildiğince çok şey görmek ve zamanınızı en iyi şekilde değerlendirmek mümkün.
Resmi dili doğal olarak İspanyolca’dır. Diğer Avrupa kentleri ve Barcelona’da olduğu gibi turistlik mekanlarda İngilizce konuşan sayısını burada bulamayabilirsiniz. Para birimi Euro’dur. Siesta: Birçok küçük dükkan ve restoran yaklaşık 14:00-16:00 saatleri arasında kapanır. Yürütmeniz gereken önemli işleriniz varsa, mümkünse sabahları bitirdiğinizden emin olun! Siesta nedeniyle İspanyollar akşam yemeklerini genellikle akşam 20:00’den sonra yerler ve hatta daha sonra dışarı çıkarlar.
İklim: Bu bölge karasal iklime sahip olduğu için, kışları hem soğuk ve yağışlı, yazları da çok sıcak geçmektedir. Seyahat dönemlerinizi mart-mayıs ile eylül-kasım aylarına denk getirebilirsiniz. Böylelikle seyahatiniz daha keyifli geçecektir.
Madrid; diğer Avrupa başkentlerine kıyasla, öğrenebileceğiniz, rahatlayabileceğiniz, şarap içebileceğiniz ve yemek yiyebileceğiniz muhteşem tarihi yerlere, müzelere, restoranlara, alışveriş alanlarına, plazalara ve parklara sahiptir. Madrid’de görülecek en bazı yerleri sizler için listeledik.
El Retiro Parkı
Retiro Parkı İspanya’nın Madrid şehrinde yer alan en büyük parklardan birisidir. 19. yüzyılın sonlarına kadar İspanyol monarşisine ait olan park, bu tarihten sonra halka açık bir parka dönüştürülmüştür. Parkın patikaları, fıskiyeleri ve anıtları arasında kaybolabilir ve harika insanları da seyredebilirsiniz! 2021’de park, birleşik UNESCO Dünya Mirası Listesi’nin bir parçası olmuştur.
Palacio De Cristal
Retiro Park’ın içinde yer alan Palacio de Cristal, 1887 yılında inşa edilmiştir ve neredeyse tamamen camdan yapılmıştır ve demir bir çerçeveye oturtulmuştur. Büyük bir gölün yanında yer alan bu büyülü yapının çevresinde 15.000’den fazla ağaçla kaplıdır. Güneşli bir İspanyol öğleden sonra yürüyüş yapmak için mükemmel!
Prado Müzesi
Museo del Prado, İspanya’nın ana ulusal sanat müzesidir ve Avrupa’nın en iyi müzelerinden biridir! Velasquez ve Goya gibi İspanyol ustalardan ve Rubens, Botticelli ve Caravaggio gibi uzak sanatçılardan güzel bir klasik sanat koleksiyonuna sahiptir.
Catedral De La Almudena
Bu gösterişli katedral, Avrupa’nın en büyüklerinden biridir ve neo-Gotik stili modern heykeller ve pop art dekoruyla harmanlamaktadır. İnşaat bir asırdan fazla sürmüştür.
Puerta Del Sol
Önemli bir ulaşım merkezi olan Puerta del Sol, şehirdeki ziyaret edilecek en ilginç meydandır. Burada ilgi çekici heykellere, halka açık sanat eserlerine ve tarihi mimariye bayılacaksınız. Bir kahve alın ve Madrid halkının işleriyle uğraşmasını izlerken keyif yapın.
Reina Sofia Müzesi
Reina Sofia Müzesi, Dali ve Picasso gibi en büyük sanatçıların bazılarının eserlerine ev sahipliği yapan modern, çağdaş bir sanat merkezidir. Picasso’nun ünlü eseri ‘Guernica’yı (Picasso Malaga’da doğdu) görmek için dünyanın her yerinden insanlar geliyor. Sadece sanat harika değil, aynı zamanda bina da güzel; büyük beyaz neoklasik bina bir zamanlar hastane olarak kullanılmıştır ama şimdi müzeye ev sahipliği yapıyor.
Caixa Forum Müzesi Dikey Bahçe
Caixa Forum Müzesi Dikey Bahçe, Madrid’de yapılacak en heyecan verici şeylerden biridir. Bir zamanlar elektrik santrali olan yer, şimdi dış duvarı kaplayan dikey yeşil bir bahçeyle tamamlanan modern bir sanat galerisi. Bu etkileşimli bahçe, insanların 78 metrelik duvara dokunmasına, farklı dokuları hissetmesine ve burada büyüyen 300 farklı bitki türünü görmesine olanak tanıyor.
San Miguel Pazarı
San Miguel Pazarı, 1900’lerin başından beri bir gıda pazarı olarak varlığını sürdürüyor. Şimdi gurme yemek tezgahlarıyla tanınıyor; tekliflerini buraya getiren Michelin yıldızlı şeflere bile ev sahipliği yapıyor! Madrid’deki (ve İspanya’nın her yerinden gelen) en iyi lezzetlerden bazılarını denemek için harika bir yer. İster lezzetli Jamon Iberico ister en kaliteli İspanyol zeytinleri ve istiridyeleri olsun, her damak zevkine uygun bir şey var.
Palacio Real’i Ziyaret Etmek
İçinde yaklaşık 3500 oda bulunan Batı Avrupa’nın en büyük Sarayı olan Palacio Real’e girmek için bir bilet ödemeye değer! Alışılmadık bir şekilde, hala devletin ikametgahının başı olmasına rağmen halka da açıktır.
18. yüzyıla kadar uzanan antik dış ve iç mekanın keyfini çıkarın (Saray, 1500’lere kadar uzanan Orta Çağ Sarayı’nın eski yerinde olmasına rağmen). Ziyaretçiler ayrıca büyük cephanelik ve taht odasının kırmızı kadife ihtişamı gibi kristal avizelerle cömertçe dekore edilmiş odaları da keşfedebilir.
Plaza Mayor
Plaza Mayor, şehrin en eski bölgelerinden birinde yer alan tüm Madrid’in en ünlü meydanıdır. 129 metre uzunluğunda ve 94 metre genişliğinde, yerel halk için bir buluşma noktası ve akşamları bir içkinin tadını çıkarmak için kullanılan devasa bir alan burası.
Kemerli yoldan geçerek pişmiş toprak kırmızı saray binalarıyla çevrili geniş bir avluya girin. Etrafta dolaştıktan sonra güneş altında terasta bir içkinin tadını çıkarın ve güzel fotoğraflar çekin. Aralarından seçim yapabileceğiniz birçok restoran mevcut.
Palacio Real
Geniş açık meydanlar ve zarif bahçelerle çevrili, Madrid’deki en görkemli binadır. Ayrıca teras seviyesinden Madrid’i çevreleyen kırsal bölgenin inanılmaz manzarasını görebilirsiniz. Ayrıca meydanda müzisyenlerin ve sokak sanatçıların yeteneklerini keyifle ve canlı bir atmosfere ulaşacaksınız.
Flamenko Gösterisi
Dansın en ikonik biçimlerinden biri olan Flamenko, İspanya’da doğdu ve kültürde hala önemli bir rol oynuyor. Madrid’de geleneksel İspanyol yemeği eşliğinde Flamenko gösterileri sunan, akşamı canlı ve harika bir şekilde geçiren çok sayıda mekan vardır.
Futbol İzleyin
İspanya, futbol söz konusu olduğunda en fanatik ülkelerden biridir ve Madrid maç izlemek için mükemmel bir yerdir. Madrid’de dikkat edilmesi gereken iki takım var: Real Madrid ve Atletico Madrid ikisini de izlemek aynı derecede heyecan verici.
Sestri & Dinle
Merhabamız rengini Ege’den alır…
Kırmızımız rengini Mevlana ve Yunus’un Aşk’ından getirir…
Boyandık yola düştüğümüzde Ege’den maviye; karadaki denizden de kırmızıya.
Şimdi Sestri ve Dinle birlikte boyayacak tüm dünyayı ve Anadoluyu yeniden ve en yenisinden maviye kırmızıya….